Abdulkadir Selvi

aselvihs@hurriyet.com.tr

Suikastçı ve bir Rus kadın

29 Aralık 2016

RUS Büyükelçi Karlov suikastıyla ilgili soruşturma derinleştikçe ilginç bağlantılar ortaya çıkıyor.

Suikastçı Mevlüt Mert Altıntaş nasıl bir portre çizmişti?

Cihatçı gibi işaret parmağını kaldırıp, “Suriye’yi unutmayın, Halep’i unutmayın” diye bağırmış, “Allahu Ekber” diyerek tekbir getirmişti. Bu tabloyu Arapça olarak okuduğu ‘Cihada biat edenleriz’ marşıyla tamamlamıştı.

KİTAPLARIN KAPAĞINI AÇMAMIŞ
FETÖ’nün yetiştirdiği ama son zamanlarda radikal gruplarla ilişki kurdurulup, konferanslarına giden, El Nusra gibi radikal grupların yayınlarını yanında bulunduran bir suikastçı. O kitapların hiçbirinin kapağını açmadığı ortaya çıktı ama vermek istediği imaja uygundu.

Karlov suikastıyla ilgili olarak Türk ve Rus uzmanlardan oluşan ortak komisyon çalışmalarını sürdürüyor.

Soruşturma ilerledikçe karşımıza, Karlov suikastı için özel olarak yetiştirilmiş bir portre çıkıyor.

Ulaşılan her ipucu FETÖ bağlantısını daha da güçlendiriyor.

Ayrıca suikastta FETÖ imzası gizlenme gereği duyulmamış. Belli ki suikast üzerinden mesaj verilmek istenmiş.

ANKARA’DA BİRLİKTE OLMUŞLAR
Suikast sırasında cihatçı bir görüntü vermeye çalışan suikastçının, hareketli bir cinsel yaşamı olduğu ortaya çıktı.

Mevlüt Mert Altıntaş’ın uzun süre Rus bir kadınla ilişkisi olduğu tespit edildi. Suikastçı ile Rus kadın arasındaki ilişki Ankara’da yaşanıyor.

Kadın suikasttan çok önce Rusya’ya gitmiş. Moskova’da yaşıyor.

Rus heyet, kadını Moskova’da bulup sorguladı. Rus kadın Mevlüt Mert Altıntaş’ı teşhis edip, bir süre ilişki yaşadıklarını kabul etti.

Söz konusu uluslararası çapta bir suikast ve bir de kadın olunca, ilginç senaryolar geliyor insanın aklına.

Rus kadın aracılığıyla Mevlüt Mert Altıntaş tuzağa düşürüldü mü, Karlov suikastını planlayanlar, Rus kadın üzerinden ilişki kurup, Mevlüt Mert Altıntaş’ı bu işe yönlendirdi mi diye.

Rus kadının bağlantıları bu aşamada çok büyük önem arz ediyor.

Bir istihbarat servisinin mi, mafya tipi örgütlenmenin mi, yoksa FETÖ’nün elemanı mı diye?

MATA HARİ, JULIANNA, BENTLEY
Rus kadın üzerinden Batı’lı istihbarat elemanıydı, cinselliğini kullanarak FETÖ’cü suikastçıyla ilişki kurup onu bu suikasta yönlendirdi diye düşünülebilir.

Söz konusu kadın ve cinsellik olunca nereye oturtsanız o ilişki ağı üzerinden suikastçıya bir rol biçebilirsiniz.

Ortada Rus büyükelçiye suikast var, suikastın işlendiği yerin Türkiye’nin başkenti olması var, radikal İslamcı bir portre çizmeye çalışan bir suikastçı var.

15 Temmuz’da darbe girişiminde bulunacak kadar gözü kararmış bir FETÖ var, bir de bu tür suikastların gizemli kadını var. Bu satırları okurken kafanızda ünlü kadın casusları canlandırdığınızın farkındayım.

Kadın casusların bir numarası Mata Hari gibi. 1. Dünya Savaşı sırasında dansçı kimliğiyle Alman istihbaratı hesabına çalışmıştı. Güzelliğiyle ağına düşürdüğü Fransız ajanların deşifre olmasını sağladı.

Hitler’in ajanı olarak İngiliz kabinesinin tarihi sırlarını elde eden Kraliçe Stephanie Julianna’yı ya da Amerika’daki en ünlü Rus ajanı Elizabeth Bentley’i...

DAHA ÇOK TELEKIZ GİBİ...
Filmlere taş çıkaracak bir ilişki ağı. Değme senaryoların pabucunu dama atacak bir suikast.

Sizi hayal kırıklığına uğratmak istemem ama suikastçının ilişki kurduğu kadının kimliği farklı çıkıyor.

Rus istihbaratı araştırmasını sürdürüyor ama Rus kadın daha çok ‘telekız’ portresi çiziyor. FETÖ suikastçısı ile Rus kadının para karşılığı ilişki yaşadıkları izlenimi veriyor.

Ama Rus istihbaratı tam olarak ikna olmuş değil. Bu ilişkinin düzeyi nedir, Rus kadın üzerinden farklı bir ilişki ağı ortaya çıkar mı, orası araştırılıyor.

Bu suikast bir şeyi ortaya çıkardı.

O da FETÖ’nün, ayrıca bir suikast timi yetiştirdiği ve bunları gizlemeyi çok iyi başardığı.

İstihbarat birimleri FETÖ’nün suikast timi üzerinde çalışıyor.